Çoğu ülkede
vardır özgürlük anıtı veya meydanı. Azerbaycan’da Azadlık, Mısır’da Tahrir, Ukrayna’da
Maidan Nezalezhnosti ve İran’da da Azadi olarak karşımıza çıkıyor özgürlük meydanı. Hep destanlar
yazılır ,tarihin akışı değişir bu meydanlarda…
![]() |
azadi anıtı ters Y harfini andırıyor |
Fransa’da sürgündeki Humeyni 1979 yılında ülkesine dönerken, Azadi Meydanı’nda bembeyaz kefenlere bürünmüş bir milyon kişi Humeyni’yi karşılamış. Tahran’ın sembolü haline gelmiş bu meydan Ortadoğu’nun en büyük meydanlarından ayrıca… Bol bol fotoğraf çektiriyoruz.
Arash’dan ayrıldık ve artık Majeed ile beraberiz. Arash ile bir gün bile sürmedi birlikteliğimiz, fakat insan içten ve samimi olunca arkadaşlık baki kalıyor, hüzünleniyoruz bu ayrılığa…
Azadi meydanında rota toplantımız, sağdaki Majeed |
Azadi meydanında yere oturmuş, elimde not defterim ve kalemim planlar, güzergahlar çiziyoruz. Günün planını Majeed’in yardımıyla hızlıca yapıyoruz. Bu arada Majeed’in anne ve babası Kuzeyli, kendisi Tahran doğumlu. Türkçesi gayet iyi ve Türkiye’ye iki kere gelmiş. Neyse zamanla tanıyacağız arkadaşımız Majeed’i : )
İlk durak Milad Kulesi…
Milad Kule'de krep dükkanı |
Milad Kulesinin girişi |
Taksiye bineceğiz, Majeed sıkı bir pazarlık içinde taksiciyle. Ne de olsa taksimetre denilen cihazı kullanmıyor İranlı taksiciler. Majeed bizi tembihliyor, taksicilerle pazarlık yapmalısınız diye.
![]() |
kuleye asansörle çıkmak bile korkutucu |
Milad Kulesi nam-ı diğer Borc-e Milad, çok ama çok modern. Toplamda 435 metre, asansörle kuleye çıkıyorsunuz. Tahran ayaklarınızın altında adeta, başınız dönüyor azıcık aşağı baktığınızda.
Tahran’ın çok iyi tasarlanmış bir şehir olduğuna bizzat şahit oluyoruz.
![]() |
Sihirli aynalar : ) |
![]() |
Tahran ayaklarınızın altında |
![]() |
Yükseklik sıralamasına göre dizilmiş kuleler, 6.sırada milad tower |
![]() |
Tel örgüler de olsa korkuyorsunuz yine de : ) |
![]() |
Kuleyi gezmek yorgun düşürdü |
![]() |
Bir sanat sergisi |
![]() |
ilginç figürler |
![]() |
Havuz ve fıskiyeler muazzam... suyun havada dağılmadan ilerlemesi çok güzel bir enstantane |
Hüseyniye-i Cameran ‘a yakın bir yerde yürüyoruz ve sokakta fotoğraf çekiyoruz. Az ilerimizde askeri bölge varmış, meğerse farkında olmadan objektiflerimize uzaktan da olsa girmiş askerler.
Bir komutan(sanırım) yanımıza yaklaşıyor ve bir iki tane fotoğrafı silmemizi istiyor. Hemen siliyoruz tabii ki. Alıştık artık bu duruma : )


![]() |
Hüseyniye-i Cameran'ın girişi |
Hüseyniye-i Cameran’a varan sokakta askeri noktadan ve kontrolden geçiş yapıyoruz. Hiçbir sıkıntı çekmeden Hüseyniye-i Cameran’ın olduğu sokakta yürüyoruz.
![]() |
Şiî Müslümanlar, secdeyi mühür denen basılmış bir toprak parçasının üstünde ifa ederler. Bu toprak çoğu zaman Irak’ın Kerbelâ kentinden getiriliyor. |
Sokaklar siyah bayraklarla kaplı, nedeni ise Humeyni’nin geçtiğimiz gün yani 4 Haziran’da vefat yıl dönümüymüş. Bir nevi yas var ülkede ve resmi tatil 4 Haziran günü. 5 Haziran günü de resmi tatilmiş; 15 Hordad ayaklanması ve imam Musa Kazım’ın vefat yıl dönümüymüş. 6-7 Haziran günleri de Perşembe ve Cuma günü olduğundan bu günler de tatil. Aynı Türkiye gibi dedik, bol bol tatil. 4 gün tatil olması hasebiyle Tahran caddelerindeki trafik yoğun değilmiş. Majeed, Cumartesi günü görün hele bu caddeleri diyor.
![]() |
Humeyni'nin yaşadığı yer |
![]() |
Humeyni'ye ait özel eşyaların ve fotoğrafların sergilendiği yer |
Bir bakkal Tahran sokaklarında |
Hüseyniye-i Cameran’ın tam karşısında içilebilir su çeşmeleri var. Sanırım Farsça ab-ı xar diyorlar. İçme suyu çeşmeleri çok yaygın İran’da, şehrin birçok bölgesinde var.
Toplu taşıma araçlarını kullanmaya teşvik eden bir reklam panosu |
Hüseyniye-i Cameran’dan ayrılıp Tajrish meydanına yemek yemeğe gideceğiz. Bu sefer taksiyi tercih etmiyoruz, halk otobüsüne biniyoruz. Otobüslerde kartlı sistem mevcut, bir kişinin vereceği ücret 200 toman yani 10 kuruş. Otobüslerin arka kısmı bayanlara ait, herkes öğrenmiş ve uyguluyor bu kuralı.
![]() |
Bir şehrin pazarında nelerin satıldığını görmek, o şehir hakkında bilgi edinmektir aslında |
Baharat ve kıyılmış maydonozun adım başı satılması bir hayli dikkatimi çekti.
![]() ![]() |
coca cola İran'da bulunabiliyor, hem de çok.... Coca cola direkt üretimi burada yapamıyor, yerli bir şirket lisanslı üretim yapıyor. |
Pazarda ilerliyoruz, salaş bir lokanta buluyoruz ve kebap siparişi veriyoruz.4 kişi kebap +kolayla birlikte 25.000 toman yani 12 tl civarı ücret ödüyoruz.
![]() |
öğle yemeğimiz, ekmekler de lezzetli ve incecik |
![]() |
nargile pek yaygın |
![]() |
yemeğini yedikten sonra çengel bulmaca çözmekle meşgul bir Tahranlı |
![]() |
türbe çok kalabalık |
Tajrish meydanında bir cami var, sonradan öğreniyoruz buranın türbe olduğunu. İran’da türbeler birer camii aslında. Türkiye’deki türbeler gibi sadece kabirden ibaret değil. İsrail tarafından öldürülen iki nükleer bilim adamının türbesiymiş ve türbenin önünde insanlar hayır niyetine ikramda bulunuyorlar.
![]() |
Mezara temas ederek dua ediyorlar. |
![]() |
Bardakta ahududu... |
Metro da çok ucuz, 17 kuruş her bir kişi için. Arkadaşımız Metro bölgesinde fotoğraf çekiyor ve görevliler görüyor bunu. 3 kez fotoğraf çekme konusunda görevlilerle yüz yüze geldik. Akıllandık ve bir daha hiç problem olmadı bu husus.
![]() |
Dr. şeriati caddesi, tabelalarda ingilizcenin de yer alması çok işimize yarıyor |
![]() |
çarşı pazar kalabalık |
Metro son derece modern ve rahat. Bayanların vagonları ayrı, “woman only” yazıyor bayanlara ayrılmış vagonlarda. Fakat esnek bu kural, bizim bindiğimiz vagonda bayanlar da vardı.
![]() |
metroya doğru giderken |
![]() |
hüseyniye-i İrşad'ın önündeyiz |
![]() |
kütüphane |
Hüseyniye- i İrşad’ı gezdikten sonra, Firdevsi Meydanına geliyoruz dolar bozmak için. Döviz bürosu gibi çalışan bir adamdan İran Riyali alıyoruz. Gündüz ve gece fiyatları değişiyormuş. Majeed burada bile sıkı pazarlık yapıyor. Anladık ki bu coğrafyada pazarlık her yerde mevcut ve şart.
![]() |
trafik polisi kulubesi |
![]() |
sadaka taşı |
Müşteri bekleyen bir taksici |
Ve akşam oldu, gece yolculuk var |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder